Tatlısu kefali sazan ailesine dahil bir türdür. Teknik ismi Leuciscus Cephalus tur. Yurdumuzda çoğu dere, ırmak ve göllerde bulunur.Yurdumuzda tatlısu kefali olarak bilinir. Diğer isimleri; akbalık, kasna, kepenez dir. Yabancı ülkelerde European Chup, Chup, Döbel, Cephalos, gibi adları vardır. Sırtı esmerdir ve yeşile çalar. Yanlara doğru renklerin koyuluğu açılır ve bronzlaşmaya başlar. Karın kısmı beyazdır. Vücudunun tamamı pullar ile kaplıdır. Karın kısmına indikçe pullar küçülür. Yapı olarak ince uzundur. Yapısı akıntılı sularda yaşamaya uygundur. Kafası büyüktür. Gözleri normal boyutlardadır. Ağzı çok fazla büyük değildir ve dişleri yotur. Ancak kadife diş tabir edilen dişleri vardır. Bu dişler ile bir kereviti rahatlıkla ortadan ikiye bölebilir. Kuyruk yüzgeçi gelişmiştir. Anal ve karın kısmında bulunan yüzgeçleri kırmızı veya portakal renklidir.Görüntü olarak deniz kefalini andırır. İlk bakışta yüzgeçlerinin renk farklılığı ve sırt yüzgecinin bir tane olması sebebi ile deniz kefalinden çok kolay ayırt edilir. Solucan, kurt, larva, su üstünde yaşayan haşeler ve küçük kabuklu canlılar ile bitki, suya düşen tohumlar ve yosunlar ile beslenir. Büyük olanları küçük balıkları da yer. Besin çeşitliliğinin fazla olması avcıya geniş bir yem opsiyonu sunar. Üreme dönemleri Nisan-Haziran ayları arasındadır. Bir dişi 40 ila 60 bin arası yumurta döker. 8 ila 10 gün arasında yumurtalar açılır ve yavrular çıkar. Erkek tatlısu kefalleri 3 dişiler 4 yaşından itibaren cinsel olgunluğa erişir. Ortalama yaşam ömürleri 8-10 yıl arasıdır. Ortalama boyları 30-50 cm arasındadır.

Akbalık Nerelerde Bulunur?

Durgun sularda da yaşamakla bereber sert akan temiz sular esas yaşam alanıdır. Durgun sularda yaşayan kefaller akarsuda yaşayan cinslerine göre daha irice olurlar. Bunun nedeni ise yem bulmadaki kolaylık ve akarsuların akıntısına karşı koymak gibi bir çaba ile enerji harcamamalarıdır. Akarsularda ağaçların suya eğilip gölge yaptığı ve su içindeki ağaç kökleri arasında saklanır. Akıntıya karşı kayaların, sık bitkilerin arkasında avını bekler. Çok ürkek bir balıktır. Bu nedenle av sırasında çok sessiz olunmalı hatta suya gölge dahi düşürülmemelidir. Aksi taktirde balık yakalanması imkansız olur. Günün her saati av verir ancak sabahın erken saatlerinde ve akşam güneş batarken daha verimli av verir. Yemlenmeyi gece de sürdürdüğü için gece de avı yapılabilir. Tatlısu kefalleri güneşli günlerde sığ sularda gezinir. Ülkemizdeki çoğu akarsuda bulunur.

Tatlısu Kefali Nasıl Avlanır?

Avcılığı çok keyiflidir. Ancak avlaması da zordur. En önemli özelliği ürkek olmasıdır. Avlama yöntemi iki ana gruba ayrılır.

Doğal Yemler İle Yapılan Avcılık

Şamandıralı Olta Takımı

Yeldirme

Dip Oltası

Yapay Yemler İle Yapılan Avcılık

Atıp Çekme

Fly İle Yapılan Avcılık

Tatlısu kefalinin yemek menüsü çok geniştir. Aklınıza gelebilecek her şeyi yer. Ciğer, solucan, kurtlar, et parçaları, ekmek, hamur, mısır, küçük balıklar vb bir çok yem akbalık avında kullanılabilir. Tatlısu kefali her derinlikte avlanabilir. Kullanılacak takım mümkün olduğunca ince olmalıdır. Çünki balık misinayı hemen farkedebilir. Olta düzenekleri ile ilgili çizimleri ilgili bölümde yayınlayacağım. Eti bana göre lezzetli. Tavası gayet iyi oluyor.

SAZAN AVLANMA TEKNİK BİLGİLER

Sazan geniş bir grup olan Cyprinidae ailesinin bir bireyidir. Yurdumuzdaki sularda bulunan genel sazan türü adi sazandır (Teknik olarak adı bu şekilde ancak adi sazan diye isimlendirmek hoşuma gitmiyor. Bu isim yerine bilinen sazan kelimesini kullanacağım. Çünkü sazan, avından çok keyif aldığım ve çok sevimli olduğunu düşündüğüm bir balık türüdür. Anlatım içinde geçen bilinen sazan dan kasıt budur.) Genel özellikleri; sırt kısmı koyu yeşil, yan kısımları sarı ile yeşil arası, karın kısmı ise kirli sarı veya koyu sarıdır.

Vücudunun tamamı pullarla kaplanmıştır. Yüzgeçleri çok gelişmiştir. Sırt yüzgeci uzun ve tek parça halindedir. Anüs ve sırt yüzgeçlerinin başlangıç kısımlarında dikene benzer sert çıkıntıları vardır. Bu dikenimsiler insanın eline batmaz ancak balık ağ ile yakalandığında ağdan çıkartırken balıkçıyı bir hayli uğraştırır.

Hatta dikkatsizce balığın ağdan hızlı olarak çıkarılmaya çalışılması sırasında ağa zarar bile verebilir. Kuyruk yüzgeçleri çok gelişmiştir ve kuvvetlidir. Genellikle yan yüzgeçleri diğer yüzgeçleri kırmızımsı olur. Özellikle aynalı sazan olarak bilinen türü en makbul olanıdır. Ticari değeri çok fazladır ve ülkemizde suni olarak havuzlarda yetiştiriciliği yapılmaktadır. Aynalı sazanın vücudunda iri, tek tük ve düzensiz olarak dağılmış olan pulları bulunur. Bir diğer türünde ise vücudun tamamı çok iri pullarla kaplıdır. Ancak biz bu türlerin tamamını aynalı sazan diye adlandırıyoruz. Sazan balığı Asya kökenli bir balıktır.

Japonya da değişik renklerde üretilerek havuz ve süs balığı olarak beslenen türleri mevcuttur. Ağzı başının alt kısmındadır, küçüktür ve dişi yoktur. Üst çenesinden aşağı doğru uzanan bıyık şeklinde iki adet duyu organı mevcuttur. Duyu organlarını kullanarak dibi karıştırır, bulabildiği kurt, solucan, larva, balık yumurtası ve bitki köklerini afiyetle yer. Koku alma duyuları da çok gelişmiştir. Küçük boydaki sazan balıkları ve yavru sazanlar tatlı sular da besin zincirinin en üstünde bulunan turna, levrek, sudak ve yayın balıklarına yem olurlar. Diğer etçil balıklara yem olmaktan kurtularak büyümeyi başaran sazanlar üç yaşında üremeye başlarlar. Su sıcaklığının 15 derecenin üzerine çıkması ile, (Bu zaman Nisan ayının başlarına tekabül eder.) üreme aktivitesine başlar ve bu süre Haziran ayına kadar devam eder. Bu dönemde sazanlar gruplar halinde sığ s ulara girerek yumurta dökerler. 40-50 cm arasında boya sahip bir dişi ortalama 150.000-300.000 arası yumurta döker. 4-10 gün içinde yumurtalar açılır ve yavru balıklar yüzmeye başlar. Dişi balık yavrularını korumaz. Suda ki yırtıcı balıklar dışında tek düşmanı insandır. Yaz sürecisince avlanan sazan havaların soğuması ile birlikte derinlere ve su dibindeki çukurlara çekilerek hareketsizleşir. Kış döneminde sazan oltaya vurmaz. Sapanca, Terkos, Riva ve Ömerli barajında denedik, sabahın erken saatinden akşama kadar oltalarımıza tek bir vuruş dahi olmadı. Konumuza dönelim; sazan sürekli yemlenen bir balık olduğu için gece ve gündüz avı yapılabilir. Gece yakalanan sazanlar nispeten daha büyük olur. (Ben gece avını çok seviyorum. Suyun kenarında ateş yakıp ateşin başında diğer balıkçı arkadaşlar ile sohbet etmek ve gecenin sessizliğini oltaların ucuna taktığımız zillerin bozması bana çok büyük keyif veriyor.) Zaten amatör balıkçılık demek de bu değil midir; doğada bulunmak, temiz havayı içine çekmek bundan daha keyifli bir uğraşı olabilir mi? Ben balık avında hem bedenimin hem de ruhumun dinlendiğini ve stresten arındığımı hissediyorum. Av sezonunun açılmasını iple çekiyorum. Sezonda hafta ortası olduğu vakit hafta sonu için hazırlıklara başlıyoruz ve hafta sonunu iple çekiyoruz. Neyse lafı fazla uzatmayalım. Nerede bulunup ve nasıl avlanabileceği ile ilgili genel bilgileri aşağıdadır.Sazan göl, göletler ve akarsularda bulunur. Genelde sevdiği ortamlar yosunlu, dibi çamurlu ve sazlık ortamlardır. Ağzını çamur ve kuma sokarak sürekli yemlenir. Bu arada suyun üstüne düşen böcek ve tohumları da yemeyi ihmal etmez. Suyun dibini karıştırışken toprakta sıkışan hava kabarcıklarını serbest bırakarak suda yerini belli eder. Ancak her su kabarcığını da sazan çıkarıyor diye bir Sazan

kural da yok. Bu gruba ait tüm balıkların beslenme şekli aynı olduğu için kabarcıkları bu gruba ait başka bir balığında ( çapak, kızılkanat) çıkarabileceği unutulmamalıdır. Akarsularda ağaç kökleri, kovuklar ve suyun anafor yaptığı ve akarsuyun gölet yaparak durgunlaştığı yerlerde bulunmayı sever. Yaşlı ve iri balıklar derin suları tercih ederken genç balıklar sezon boyunca kıyılarda dolaşır ve yemlenir. Sazan güçlü ve çok mücadeleci bir balıktır. Bu nedenle de avcılığı çok keyif vericidir. Bir kilogramlık bir sazan bile dışarı çıkarana kadar sizi bir hayli uğraştırabilir. Amatör sazan avcılığını iki gruba ayırmak gerekir. Dip oltası ile yapılan avcılık, şamandıralı takım ile yapılan avcılık. Ben sazan avlama yöntemlerini genelde bu iki gruba ayırıyorum. Bazıları dip oltası ile avlanma yöntemlerinin içine parakete ile yapılan avcılığı da dahil eder. Ancak bana göre parakete ile sazan avlama amatörlükten çok uzak bir yöntemdir. Ayrıca iç sularda amatör balıkçılığı düzenleyen yasada yöntem ve sınırlamalar bölümünde MADDE:10/1 parakete haricinde her türlü olta takımı ve yemlik uzatma ağı ile amatör avcılık yapılabilir. Olta ucuna ağ (tırıvırı, paraşüt) düzeneği takılarak avcılık yapılması doğaya verdiği zarar nedeniyle yasaktır der. Onlarca iğne bağlanmış bir olta düzeneği ile yapılacak avcılığın da bana göre hiç bir şekilde amatör balık avcılığı ile ilgisi yoktur. Ayrıca bazı insanlar tırıvırı ve paraşüt tabir edilen misinadan yapılma ve kamışla atılan küçük ağlar kullanmaktadır. Bu yöntem ile yapılan avcılığında yasak olduğu yukarıda anlatılmıştır ve kesinlikle amatörlükten uzak bir yöntemdir. Ayrıca da dibe takılan tırıvırı lar ciddi ölçüde kirliliğe neden olmaktadır. Bu tür zararlı malzemelerin bırakın kullanılmasını satışının dahi yasak olması gerekmektedir. Zaten yasalara göre de kullanılması yasaktır. Ayrıca sirküler MADDE:10/2 Bir amatör balıkçı en fazla 4 olta takımı ile avlanabilir. Olta başına iğne sayısı 6 adeti geçemez. Ancak alabalık avında iki olta takımından fazla takım kullanılamaz ve her olta takımında iki iğne bulunabilir der. Yasa amatör balık avcılığında kullanılacak olta ve ekipman ile ilgili sınırları gayet açık ve anlaşılır bir şekilde ortaya koymuştur. Bunun dışında kalan yöntemleri amatör balıkçılık olarak kabul etmek mümkün değildir. Yaban TV de kaçak avcılara ve yasal olamayan şekilde avlananlara güzel bir isim vermişler BOHÇACI. Bende, amatör balıkçı gibi görünüp yasal olmayan ve amatörlükten uzak yöntemler ile balık avlayanlara bir isim vermek istiyorum. Bu konuda ki önerilerinizi forumda yazabilirsiniz. Bu arada, avcılığın nasıl yapılması gerektiği konusunda bizleri bilinçlendirdiği, korumacı avcılık bilincinin bizlerde yerleşmesini sağladığı, doğanın ve doğada bulunan canlı türlerinin korunması ile ilgili gösterdikleri çabadan dolayı Yaban TV ye teşekkür etmek istiyorum. Konumuza geri dönelim; sazan ın nerelerde bulunabileceği ile ilgili bilgileri verdik. Biraz da genel avlanma yöntemlerinden bahsetmek istiyorum. Yukarıda anlattığım gibi avcılığı dip oltası veya şamandıralı takımlar ile yapılabilir. Size kendi kullandığımı ekipmanlar ve olta düzenekleri ile ilgili bilgiler vereyim. Ben sazan avında 3.50 m kamış, on bilyeli turlu bir makine ve makinede 0.35 mm, bedende 0.30 mm köstekte ise 0.25 mm misina kullanıyorum. Şimdiye kadar da hiçbir sorun yaşamadım. Kullandığım olta düzenekleri ve yemler ile ilgili bilgileri diğer sayfada anlatacağım. Sazan Avı İçin Şamandıralı Olta Düzeneği

Sazan Avı İçin Şamandıralı Olta Düzeneği

Yandaki şekil-1 deki olta düzeneği benim gölde kullandığım büyük şamandıralı bir olta düzeneğidir. Bu düzeneği genelde su yüzeyi kıpırtılı olduğu zamanlarda kullanırım. Şamandıranın çok fazla havada kalmaması için küçük gezer kurşun ile ağırlığı ayarlayarak şamandıranın bir kısmının su içinde kalmasını sağlıyorum. Ben sazan avında genelde makineden fırdöndüye kadar olan kısımda 0.30mm misina kullanırım. Fırdöndüden iğneye kadar olan yaklaşık 40cm lik kısımda ise ben 0.25mm misinayı tercih ediyorum. Takımın ince olması her zaman şansı arttırır. Ancak ince takım yapacaksanız marka misinaları tercih edin. Uzak doğu malı ucuz misinalar ile ince takım yapıp avlanmak isterseniz, biraz iri kıyım bir balık muhtemelen oltanızı kopararak elinizden kaçacaktır. Fırdöndüden iğneye kadar olan kısımda 0.25mm misina kullandığımı söylemiştim. İğnenin suda dik olarak kalmasını sağlamak için bu araya ben, bir tanesi iğnenin 15cm üstüne, diğeri ise ilkinin 10-15cm üstüne gelecek şekilde 2 tane kıstırma kurşun bağlıyorum. Kıstırma kurşunlar kutu içinde değişik boylar şeklinde hazırlanmış olarak balık malzemeleri satan tüm mağazalarda bulunmaktadır. İğne olarak ise dövülmüş palalı 3 numara iğneler kullanıyorum. İğne alırken de kaliteli iğneleri tercih etmekte yarar var. İri kıyım bir balığı iğnenin açılması yüzünden elimizden kaçması avın tüm keyfini kaçırabilir. Şekil-2 deki şamandıralı olta düzeneği de benim gölde kullandığım bir düzenektir. Bu düzeneği ise gölün yüzeyinin çalkantılı olmadığı zamanlarda kullanıyorum. Diğer düzenekten farkı şamandıra olarak küçük kalem şamandıra kullanılması ve kalem şamandırada çok fazla ağırlığa gerek olmadığı için fırdöndü üzerinde bulunan gezer kurşunun bulunmamasıdır. Bu düzenekte de iğneye kadar olan kısma diğer düzenekte olduğu gibi iki adet kıstırma kurşun bağlıyorum. İğne ise önceki düzenekte olduğu gibi kısa palalı dövülmüş bronz kaplı 3 numara iğnedir. Çizimleri kendim yaptığım için çok fazla göze hitap etmiyor olabilir bu nedenle

kusura bakmayın. Ancak olta düzenekleri ile ilgili size fikir verebilir diye düşünüyorum. Kullandığım şamandıralı düzenekleri sizinle paylaştım. Birazda dip oltasından (çökertme) bahsetmek istiyorum. Şekil-3 deki çizim kullandığım dip oltası takımına ait. Bu olta düzeneğinde ise oltanın dibe oturmasını sağlayan fırdöndülü gezer kurşun mevcut. Kurşuna bağlı plastik yüksük kurşunun sürtünme ile misinaya zarar vermemesini ve misinanın rahat hareket etmesini sağlıyor. Yüksüklü kurşunlar hazır olarak satılıyor. Ancak ben yüksük ilavesini tükenmez kalem içi ile hallediyorum. Bu düzenekte misina yüksük içinde hareket ettiği için balığın yemi aldığında oltanın ağırlığını hissetmemesi de sağlanmış oluyor. Ayrıca bu düzenek oltanın dipte takılma riskini de azaltıyor. Bir sonraki sayfada Şekil-4 deki çizimde bir dip oltası çizimi bundaki fark ise fırdöndülü gezer kurşun yerine ortası delikli gezer kurşun kullanılmış olması. Bu oltadaki diğer bir fark; gezer kurşunun misinanın fırdöndü ile bağlı olan kısmına yaptığı baskıyı azaltmak için bu düzenekte fırdöndü ile kurşun arasına ortası delikli bir plastik boncuk takıyorum.

Biraz da yem ve yemlemeden bahsetmek istiyorum. Sazan avında kullanılan yemler çok çeşitlidir ve bölgeye göre değişiklik gösterebilir. Sayacak olursak başta mısır ve küspe olmak üzere, ekmek, hamur, solucan, sinek larvası, haşlanmış makarna, patates, haşlanmış bakliyat çeşitleri, kuru pet mamalar, sinek, çekirge, böcekler, tatlı su midyesinin içi ve boili denen özel olarak hazırlanmış yem topları sazan avında kullanılır. Benim en tercih ettiğim yem konserve süt mısırdır. Biraz da mısıra koku ilavesi yapıldığı taktirde mısırı yemeyecek sazan olacağını zannetmiyorum. Ayrıca konserve mısır hazır satıldığı için uğraşma derdi de yok. Ben ava gitmeden iki üç gün evvel konserve mısırları bir kavanoz içine koyup içine de iki diş sarımsak kesiyorum. Sarımsak kokusu tüm mısırlara siniyor. Bu koku sazanın sevdiği kokular arasındadır. Ayrıca sazan vanilya kokusuna, şekerli yemlere, yumurta kokusuna da bayılır. Ben bu kokuları genelde yemlemede kullanacağım hamuru hazırlarken kullanıyorum. Hamuru nasıl yaptığımı anlatacağım. Biraz boili denen yem toplarından bahsetmek istiyorum. Yabancıların sazan avlarında genelde bu yemi kullandığını biliyordum. Ancak ben geçen seneye kadar kullanmamıştım. Geçen yaz bir arkadaşın ısrarı üzerine internetten araştırdım ve bir üstadın sitesinden boili düzeneğinin nasıl yapıldığını öğrendim ve boili düzenekleri hazırladım. Av malzemesi satan bir dükkandan Fransız malı hazır yemlerden aldım (Çok da ucuza değil). Üstat sitesinde balık tutarken şov yaparsınız diye yazmıştı. Büyük bir heyecan ile yemleri taktık ve oltaları attık. Arada bir sapanla yemleme de yaptık. Ya bizde bir şansızlık vardı. Yada balıklar boili yi bilmiyordu. Sağımızda solumuzda bulunan insanlar aslanlar gibi balık tutarken biz onları seyrediyorduk. Baktık olacak gibi değil başladık kendi bildiğimiz yöntemle yani mısır ile avlanmaya ve kendi yaptığımız hamur ile yemlemeye. Sonuç ne mi oldu? Tabi ki balık tutmaya başladık. Bunları niye mi anlattım? Arkadaşlar sazan avında avlanma şekli genel olarak aynı olmak ile birlikte bulunulan yere göre farklılıklar gösterebilir. Yem ve yemleme de öyle. Bu sitenin amacı da bu tür değişik yöntem ve bilgileri paylaşmaktır. Gelelim benim yaptığım yemleme hamuruna; ben yemleme hamurunu avda vakit kaybetmemek için bir gün önceden evde hazırlayıp buz dolabında muhafaza ediyorum. Hamurun malzemeleri; 1kg mısır küspesi, 1kg ayçiçeği küspesi, 500gr irmik, 500gr mısır unu, 2 su bardağı beyaz un, 5 yumurta sarısı, 1 konserve mısır, 1 su bardağı pudra şekeri ve koku vermesi için 4 adet vanilya. Bunları bir kapta içme suyu da ilave ederek (çeşme suyu değil) karıştırıyorum. Karıştırma esnasında hamurun macun gibi olmamasına dikkat etmek gerekiyor. Hamurun kıvamı suya atıldığında 5-6 dakika içinde dağılmaya başlayacak şekilde olmalı. Macun gibi olursa suda dağılmaz ve balıkların dikkatini çekememiş oluruz. Bu yemleme hamurunu avlandığınız yerde de hazırlayabilirsiniz. Bir hatırlatma yapmak istiyorum. Avda yemleme yaparken bunu abartmadan çevre kirliliğine sebebiyet vermeden yapmak gerekiyor. Ayrıca avdan artan yemleme hamuru ve mısırları da da atmayın. Ben artan hamuru eve getirip toplar halinde buzlukta muhafaza ediyorum. Gerektikçe de buzluktan alıp kullanıyorum. Mısırı da buz dolabında kavanoz içinde gözden uzak bir köşede muhafaza ediyorum. Sizinde böyle yapmanızı tavsiye ederim. Diğer yemler ve hazırlama şekilleri ile ilgili kendi bilgilerim ve derlediğim bilgileri forumda Tatlısu Balık Avında Kullanılan Yapay, Doğal Yemler ve Yemleme Teknikleri bölümünde sizlerle paylaşacağım. Sazan avında kullandığım diğer olta düzenekleri ile ilgili resimler ve düzenekler ile ilgili açıklamalar diğer sayfada. Yandaki Şekil-5 de bulunan olta düzeneği bir dip oltasına (çökertme) örnektir. 0.30 beden 0.25 köstek yapılmıştır. Kösteklerin uzunluğu 20 cm civarındadır. İğneler 3 no dövülmüş iğnedir. En altta ucunda küçük bir kurşunu bulunan yemlik (veya yay) monte edilmiştir. Yayın içine önceki sayfada tarifini verdiğim yemleme hamuru sıkıştırılır ve iğnelerin ucuna da 2 şer adet mısır takılarak olta atılır. Mısırları ve yemleme hamurunu takarken elinizde sigara kokusu olmamasına dikkat edin. Ben bu düzeneği balığın yem yemede isteksiz olduğu zamanlarda kullanıyorum. Hamur ile yemlerin pozisyonu biri birine yakın olduğu için balık hamur çevresinde yemlenirken iğnelerdeki mısırları yeme şansıda artmış oluyor. Şekil-6 da bulunan düzenek de bir dip oltası örneği. Bu düzenekte üstte bir yemlik (veya yay), yayın en alt kısmında ise bir üçlü fırdöndü ve buna bağlı olan köstek ve iğneler bulunmaktadır. Piyasada hazır satılanlarında fırdöndü bulunmuyor. Fırdöndü bağlamak benim fikrim. Nedeni ise; hazır satılan yemliklerin ucunda bulunan yemliğe direk bağlı olan köstekler sık sık birbirine dolaşıyor. Birbirinden ayırmak için zaman kaybediliyor. Benim üçlü fırdöndü takarak denediklerimde çok fazla dolaşma olmadı. Ben bu düzeneği bu şekilde kullanıyorum. Yayı üst kısmındaki halkadan kamışa bağlı olan firketeli fırdöndüye direk olarak takabilirsiniz. Bun düzenekte de yemleme için yaptığımız hamuru yaya iyice sıkıştırıyoruz. İğnelere de ikişer adet mısır takarak oltamızı atıyoruz. Bu düzeneği küçük yemlik kullanarak şamandıralı olta şeklinde de uyguluyorum. Gayet iyi de işe yarıyor. Bir konuyu tekrar hatırlatmakta yarar var. Amatör balıkçılık yapan bir kişinin bir oltasında bulunabilecek maksimum iğne sayısının 6 adet fazla olamayacağını unutmayalım. Bazıları bunu abartıp 8-10 iğne bağlıyor. Hiç gereği yok iğne sayısı arttıkça kösteklerin birbirine karışma olasılığı da artıyor. Arkadaşlar abartmayalım. Dört iğne yeterli. Ben bu düzeneği balık çok nazlı olmadığı sürece kullanmıyorum. Sazan avı ile ilgili olarak vereceğim genel bilgiler şimdilik bu kadar. Sazan avında kullanılan diğer yemler ile ilgili bilgileri forumda Tatlısu Balık Avında Kullanılan Yapay, Doğal Yemler ve Yemleme teknikleri bölümünde sizinle paylaşacağım.

SAZAN İÇİN YEMLER

Sazan Yemleri

Sazan avında kullanılabilecek yem çeşidi çok fazladır. Ancak avlanılan bölgedeki balığın yeme alışkanlığının iyi bilinmesi gerekmektedir. Ya da balığı yemleyerek kullanacağınız yeme alışmasını sağlamanız gerekmektedir. Kısacası sazan avına çıkarken hazırlıklı olmanızda fayda var. Yanınızda değişik yem ve yemleme hamuru bulundurmanız av verimliliği açısından yararlı olur. Kimi yörelerde sazan ay çiçeği küspesine alışıktır. Kimi yörelerde ise mısır küspesi yer. Ancak sazan ın hiçbir zaman hayır diyemeyeceği bir yem vardır o da mısırdır. Bu yem benim de sazan avında sürekli kullandığım bir yemdir. Yemeyen sazan olmadı. Bu nedenle anlatmaya mısırdan başlamak istiyorum.

Mısır

Sazan avında en çok kullanılan ve her bölgedeki sazan balığının severek yediği bir yemdir. Yemi hazırlamak için uğraşmanıza da gerek yok. Marketlerde konserve olarak değişik markalara ait ürünleri bulmanız çok kolaydır. Yemlik mısır için konserve mısır en iyisi. Yapacağınız küçük ilaveler ile sazan için bu konserve mısırları daha çekici hale getirmeniz çok kolay. Mısırın içine tat ve koku vermesi için vanilya veya sarımsak koyabilirsiniz. Ben sazan avına giderken iki ayrı kavanoz da mısır götürüyorum. Bir tanesi sarımsak ile soslanmış, diğeri ise vanilya ile soslanmış olarak. Ava gitmeden iki gün önce konserve mısırları 500 gr bir kavanoz içine boşaltıyorum. Birine iki diş sarımsak, diğerine hanımın vanilyalarından bir adet ilave ediyorum ve yem kavanozlarını buzdolabında muhafaza ediyorum. Ava gideceğim zaman kavanozları açıp kontrol ediyorum. Benim bile yiyesim geliyor. Neyse lafı fazla uzatmayalım. Mısırı iğneye direk olarak takabileceğiniz gibi bir köstek yardımı ile de takabilirsiniz. Yem takarken elinizde sigara kokusu var ise elinizi yıkamanızı öneririm. Aşağıda mısırın oltaya takılış şeklini görebilirsiniz. Bazı avcılar mısırı çiğ olarak da kullanıyor. Çiğ olarak mısırı yem olarak kullanacaksanız süt mısır tercih edin.

Hamur ve Ekmek

Sazan için kullanacağınız hamuru bir fırından alabileceğiniz gibi, kendinizde hazırlayabilirsiniz. Kendiniz hazırlamanız durumunda hamurun içine koku ve tat verici maddeler ekleyebilirsiniz. Bunlar, vanilya, bir miktar toz halinde ay çiçeği küspesi veya mısır küspesi ve pudra şekeri olabilir. Hamur suda çok çabuk dağıldığı için ben yem olarak tercih etmiyorum. Ekmek de sazan avında kullanılan yemlerdendir. Bir parça kabuklu ekmeği yem olarak direk iğneye takarak avlanabilirsiniz. Bir hayli zaman önce Şile'de Hamit isimli bir abimizde Darlık barajında avlanırken bir ekmek görmüştüm. Tam hatırlamıyorum ama galiba Fransız malı idi. Ekmek sanki lifli gibiydi. Suda dağılmıyordu ve içinde maddeler balıkları çok fazla cezbediyordu. O ekmekten daha sonra aradım ancak bulamadım. Papates Patates te sazan avında sık kullanılan yemlerdendir. Taze patatesi 15 dk haşlayıp suyu ile bir kapta muhafaza edin. Avlanacağınız zaman kabuklarını soyup 1-1,5cm parçalara ayırıp direk olarak iğneye takılabilceği gibi. Yukarıdaki mısır takma şeklinde olduğu gibi bir köstek yardımı ile de iğneye bağlanabilir. Soldaki şekilde köstek yardımı ile iğneye takılmış patatesleri görüyorsunuz.

Makarna

Haşlanmış düdük makarnayı da sazan avında yem olarak kullanabilirsiniz. Ancak makarnayı iğneye takılabilecek ve dağılamayacak kadar haşlamanız gerekmektedir. Eğer ayarı tutturamazsanız iğneye takarken parçalanır.

Küspe

Mısır küspesi veya ayçiçeği küspesi hemen hemen çoğu yöremizde sazan avı için kullanılan yemlerin başında gelir. Balık malzemesi satan yerlerde hazır preslenmiş olarak hatta iğneler üzerine takılı olarak satılmaktadır.

Tahıl ve Bakliyatlar

Ayıklanmış buğday, arpa, nohut, bakla, barbunya ıslatılıp haşlanarak sazan avında yem ve yemleme için kullanılabilir.

Pet Maması

Kedi ve köpek için üretilmiş olan mamalar da sazan avında yem olarak kullanılabilir. Kuru mamalar sapan ile olta atılan bölgeye atılarak veya ezilip yemleme hamuru içine katılarak kullanılabilir. Konserve et türü mamalar ise direk olarak iğneye takılabilir.

Solucan ve Sinek Larvaları

Solucan; özellikle de gübre solucanı sazan ın en sevdiği yemlerdendir. Ayrıca avlanacak sularda diğer balıkların da dikkatini çekecek bir yemdir. Sinek larvaları da sazan avında kullanılan yemlerdendir. Yabancı ülkelerde balık malzemesi satan yerlerde canlı olarak satılmaktadır. Ancak bizde satan yer bulamadım. Kara sinek larvasını kendiniz de üretebilirsiniz. 200 gr kırmızı et, tavuk eti veya ciğeri kara sineklerin olduğu bir alanda bir süre açıkta bırakın. Sinekler bunların üzerine yumurtalarını bırakacaktır. Dikkatli olarak incelediğinizde yumurtaların bırakıldığı kısımları görebilirsiniz. Daha sonra bu et, tavuk veya ciğer 4-5 kat gazete kağıdına sarılır ve dibine ince testere talaşı konmuş olan bir kova içinde sıcak bir yerde 6-7 gün muhafaza edilir. Bu süre geçtikten sonra gazete kağıdını açtığınızda içinde bir sürü larva olduğunu göreceksiniz. Larvaları unutur ve kağıda sarılı olarak uzun süre bekletirseniz pupaya dönmeye başlarlar. Larvaları muhafaza etmek için içine bir miktar ince talaş koyup larvaların hava alacakları kadar delikleri bulunan bir kavanoz içinde dolabın altlarında bir yerinde 1-1,5 hafta muhafaza edebilirsiniz. Larvalar 2- veya 3 tane olarak baş kısımlarından iğneye takılır. Larvaları yemleme hamuruna da karıştırabilirsiniz.

Boili (Yem topları)

Bu yem genelde yabancıların sazan avında en çok kullandığı yemdir. Yabancılarda değişik tat ve kokulu olarak hazır olarak satılmaktadır. Bizde de balık avı malzemesi satan mağazalarda genel satılıyor. Ancak pahalı. Sazan genel bilgiler bölümünde anlattığım gibi; ben bir üstadın tarifine göre haşlayarak bu toplardan yaptım ve denedim ancak bu yem ile balık tutamaya muaffak olamadım. Bu nedenle de detaylı bilgi aktarmıyorum.Varlığı bilinsin yeter.

Yemleme Hamuru

Sazan avında yemleme de çok önemlidir. Yemleme için haşlanmış mısır, haşlanmış buğday, kuşyemi, haşlanmış nohut, bulgur, küspe ve yemleme hamuru kullanabilirsiniz. Ben yemleme için genelde mısır ve yemleme hamuru kullanıyorum. Yemleme için hazırladığım iki değişik hamur için malzeme listesi vereceğim. Hamurlar denenmiştir. Sitemiz üyesi olan usta balıkçı ya da sorabilirsiniz.

Yemleme Hamuru–1

1- 1 kg ay çiçeği küspesi

2- 1 kg mısır küspesi

3- 2 su bardağı beyaz un

4- 5 adet yumurta sarısı

5- 3 paket vanilya (Hanımların pasta için kullandıklarından)

6- 1 su bardağı toz şeker

7- 2 adet konserve mısır

Malzemeleri bir kapta yavaşça su da ilave ederek (macun gibi olmayacak ) karıştırın. Kıvamı sıktığınız zaman top şeklini alabilecek ve top şeklindeki hamuru ortadan ayırmaya çalıştığınızda ise macun gibi uzamayacak parçalara ayrılarak dağılacak şekilde olmalıdır. Kısaca hamurun kıvamı suda 5–6 dakika içinde dağılacak şekilde olmalıdır. Hamuru evde hazırlamak isterseniz kesinlikle musluk suyu kullanmayın. İçme suyu ile karıştırın. Musluk suyunda bulunan klor kokusu balığı kaçırabilir. Hamuru yemliğe veya yaya sıkıştırarak ve belirli aralıklar ile oltalarına yakın yerlere atarak yemleme yapabilirsiniz. Yemleme yaparken abartmayalım ve kirliliğe neden olmayalım.

Yemleme Hamuru–2

1- 1,5 kg mısır küspesi

2- 1,5 kg irmik

3- 1 kg mısır unu

4- 4 adet yumurta

5- 2 su bardağı ıslatılışmış ve bir miktar yumuşamış bulgur

6- 1 su bardağı et veya tavuk suyu

Malzemeleri bir kapta yavaşça su da ilave ederek (macun gibi olmayacak ) karıştırın. Kıvamı sıktığınız zaman top şeklini alabilecek ve top şeklindeki hamuru ortadan ayırmaya çalıştığınızda ise macun gibi uzamayacak parçalara ayrılarak dağılacak şekilde olmalıdır. Kısaca hamurun kıvamı suda 5–6 dakika içinde dağılacak şekilde olmalıdır. Hamuru evde hazırlamak isterseniz kesinlikle musluk suyu kullanmayın. İçme suyu ile karıştırın. Musluk suyunda bulunan klor kokusu balığı kaçırabilir. Hamuru yemliğe veya yaya sıkıştırarak ve belirli aralıklar ile oltalarına yakın yerlere atarak yemleme yapabilirsiniz. Avdan artan hamurları atmayın. Ben artanları buzlukta muhafaza ediyorum. İlerde denediğim ve başarılı olan yem ve yemleme hamuru tariflerini de sizinle paylaşacağım.Yemleme hamuru için ava giderken yanınızda mutlaka yedek malzeme götürün. Zira avın durumu ve ne kadar süre avlanacağınız belli olmayabilir.